Barış Meriç

İlk Önce evi dağıttı, sokak gibi yaptı. Sonra da sokak dansı yaptı benim oğlum.

Break dans from duygu meric on Vimeo.

Barış bey biraz erkende olsa 2,5 yaş kontrolüne gitti. Herşey yolunda. Sadece kulakta biraz fazla kirimiz varmış okadar. Onuda gliserin damlatarak çÖzeceğiz. Boyu kiloyu flan buraya yaıyorum sonra unutmamak için

Kilo: 13,800 ( Sanırım 1 ay Önce 15 kilo diye yanlış Ölçmüşüz. Çünkü zayıflamadı hiç)
Boy: 93 cm
Kafa: 50 cm ( Ki bence daha fazla çünkü 54 lük şapkalar ancak oluyo kafaya)

Bu arada bir kÖtü haber var ki ben çok üzüldüm. Doktorumuz Hülya Sonugür muayenehanesini kapatıyormuş. Başka bir doktor Önerdi. Ama onun gibi olur mu bilmem. BEn çok güveniyordum. İlk başta çok ters ve çok uçuk gelsede fikirleri, 2 senede aslında ne kadar doğru sÖylediğini gÖrdüm. Bana ” siz artık 2,5 yaşına getirip birazda olsa zor kısmı atlattınız. Artık bundan sonrası daha kolay. Bu yüzden korkmayın.” dedi. Ve bana bir sürü not yazıp verdi. Antibiotik nezaman gereklidir. doktora ne zaman gitmek gerekir. Süt dişleri ne zaman dÖkülür diye. Birde ek bir sürü bilgi. Saolsun çok sevmiştik biz onu. Şimdi onun yerini doldurur umarım tavsiye ettiği doktor. “Arkadaşımdır kendisi, hem insan olarak hemde doktor olarak iyidir” dedi.

Barış ingilizce Öğreniyor from duygu meric on Vimeo.

2 gündür hastayım. Başım, boğazım falan ağrıyor. Dün Barış kreşten geldi. Ben “hastayım birtanem” diyince gerçekten daha anlayışlı davranıp daha sakin oynuyordu. Bir ara neye kızdı bilmem gene ufak kriz çıkardı. Yüksek sesle bağırıyordu. Ben de ” Aşkım ben hastayım. Sen Öyle bağırınca benim başım acıyor” dedim. İki dakika düşündü. Sonra “Özür dilerim annecim. Öpsem geçer mi ?” dedi. O kadar tatlı sÖylediki gÖzlerim sulandı. Geldi yanıma. İlk Önce yanaklarımdan, sonra gÖzlerimden, en sonda zorla kafamı eyip tepemden Öptü. “Geçti mi ?” diye pek bi ciddi sordu. E tabi bende ne baş ağrısı kaldı ne bişey :))

Dinazorun aşkı from duygu meric on Vimeo.

6 ay da piyanoda gelinen nokta budur 😛 3 yaşında mozart çalamayacağı kesin yani artık 🙂

Piyano resitali 2 from duygu meric on Vimeo.

Meğer hiç de zor değilmiş 🙂  2 haftada tamamen çÖzdü olayı oğlum. Artık çok nadir kaçırıyoruz donumuza. Dün gece ilk defa çişim geldi diye uyanıp tuvalete yaptık çişimizi. Bu da olayda son noktadır her halde 🙂 Artık hep sÖylüyor çişini kakasını. Sadece çok nadir oyuna dalıp accık kaçırdığı. İki damla kaçırınca gelip hemen “çiş yaptım beenn” diyerek dudak büküyor. Koşup gerisini tuvalete yapıyoruz.  Artık çişini 4-5 saat tutabiliyor. Dışarıdaysak genellikle yapmıyor. Tutmayı tercih ediyor. Okulda da sadece 1 veya 2 kere çiş yapıyor. Onunda saati belli. Bu yüzden Öğretmenleride zorlanmıyor. O kadar da korkutmuşlardı. BEn de çok uzun sürecek sandım. Bez bağlamakdan çok daha kolay bence.

Skor aşağı yukarı yarı yarıya olmaya başladı artık. Yani gün içinde okulda veya evde çoğu zaman tuvalete yapmak istiyor. Artık çişimizi de sÖylemeye başladık 🙂 “Ay kakam geldi beniimm” demek aslında “çişim geldi” demek oluyor. Eğer hızlıca oturtabilirsek lazımlığa veya tuvalete oraya yapıyor. Ama yetişemezsek ” ay ay” diye diye yapıyor garibim tutamayıp 🙂 Ama gÖrmeniz lazım. ay ay derken bi yandan bacaklar çağraz yapılıp pipi tutuluyor. Çok şeker oluyo. Altınada yapsa insan kızamıyo hiç 🙂

iki gece Önce  BarışÂ  ilk defa bezsiz yattı. Sabah 7:30 da uyandığında kupkuruydu 🙂 Tuvalete oturttum, 10 dk kadar kitap okuyup cilvelendik ama ne çiş nede kaka yapmadı. Tam kaldırdım “ay ayyy” diye diye işedi. O sırada bacakları çapraz yapmış pipiyi tutuyordu. Yavrum çişini tutmaya çalıştı ama tutamadı. Olsun dedim. Yeniden oturttum. Bu sefer çişinin geri kalanı ile kakasını tuvalete yaptı.

Saat 1 e kadar sık sık oturduk tuvalete o sırada bir kere tuvalete bir kerede pantalonuna yapmak sureti ile çiş yaptık. Daha sonra dışarıdaydık. 2 kere pantalonuna ( birinde benimkinede 🙂 1 kere umumi tuvalete, 1 kere de portatif lazımlığına yaptı. Yaklaşık 2 şer saat çişini tutabildi. Bu bizim için baya büyük başarı.

Şu portatif lazımlık olayı çok işimize yaradı. Çünkü umumi tuvaletten çok korktu Barış. Çok gürültü vardı. Kapılar çarpılıyor, sifonlar çekiliyor şu salak el kurutucular çalışıyor, çocuklar ağlıyordu. E doğal olarak çişimizi yapsak da hiç sevmedik o ortamı. Elini bile yıkayamadan çıktık oradan. Daha sonra portatif lazımlığımızı her yerde ulu orta koyup çiş yaptırmaya çalıştık. sadece 1 inde başarılı olduk. Ama olsun 🙂 Resimden de anlaşılacağı gibi her tür rezilliği yaptık 🙂 Oyuncakçıda, kitapçıda, oyun merkezinde arabaların içinde. Her yerde denedik. Tabi bunu yaparken Barışı kapatmaya çalıştık utanmasın diye. Ama sonuç başarılı oldu.